Dün sabah ilk gaz bombasına maruz kalan insanlardandık.
Meydanda beni “Nerdesin toplandık geliyoruz.” diye arayan arkadaşlarım normalde
hiçbir konuda ortak paydada buluşamadığımız, her seferinde her türlü tartışmada
karşı saflarda olduğumuz dostlardı.
Bunu açıklama ihtiyacı hissetmemin nedeni, hükümet başa
geldikten sonra her nasılsa birden çok zengin olan sevgili arkadaşlarımız, Müslüman
kimliğine bürünüp badem bıyıklarıyla her gün paramı nerede harcasam da diye
düşünmekten, ahlaksızca yedikleri lüks yerlerdeki yemeklerin resimlerini
paylaşmaktan, aldığı elektronik cihazların fotoğraflarını görgüsüzce
paylaşmaktan, arabasının on bin kare fotoğrafını sosyal medyada paylaşmaktan ar
etmeyen “çam ağaçlarımız,
provakasyonlarınız, efendim siz
anarşistlere her şey hak” olarak gören (küfür edemiyorum siz uygun kelimeyi
bulun) sevgili arkadaşlarımın (!) tavırlarıdır.
Çünkü ben dün sırtımdaki çantamda limonlarımın yanında namaz
elbiselerimle oradaydım. Çünkü siz küçüklüğünüzden beri içinde büyüdüğünüz
İslami ortamda sürekli her şeyi bilen duyarlı Müslüman olursunuz, ben kimsenin
bana öğretmediği elimde kitaplarla gezinen kendi kendine bir şeyler yapmaya
çalışan bir zavallı. Konuşmaya gelince her gün tavaf eden insandan daha hacı
olursunuz ama ne hikmetse bir kere camide, mescitte yanımda saf almazsınız.
Bu yazıyı yazıyorum çünkü ben dün olayların provokasyon
olmadığını ve polisin nasıl sadece oturan, slogan atan insanların üzerine
utanmadan “hilal taktiği” ile geldiklerini gördüm.
İnsanların eline güç verince ne kadar acımasız olduklarını
gördüm. Provoke edenin oradaki halk
olmadığını terbiyesizce bize “Daha çok beklersiniz.” diyen polisi gördüm.
Metro gibi kapalı bir yerde insanların can çekişmelerini, en
adi savaşlarda bile yaşlı ve bebeğe, hayvanlara zarar vermeyen canilerin orada
nasıl ayrım yapmadan haince düşündüklerine şahit oldum.
Siz hala bunu çeşitli siyasetlere alet etmeye devam edin.
Kadere inandım. Ahiret gününe inandım ben.
Taksimde ve çeşitli meydanlarda yaşanan bu vahşetin
sorumlularına Rabbim sorsun.
Ben hakkımı helal etmiyorum! Bu vahşeti kulak arkası yapan
medyaya, bunu siyasileştirip sadece sol gruba mal eden sözüm ona Müslümanlara
ve meydanda sadece kendi gruplarının olduğunu düşünüp klavye kahramanı olan
antimüslümanlara.
Tarih 31 Mayıs'ı unutmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder